Ahmet AKIN – Yeminli Mali Müşavir

     TÜRMOB (Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği) BAĞIMSIZ DENETİM MERKEZİ 01/Kasım/2010 tarih ve 27746 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan tebliğ ile yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. Bu tebliğ ile bağımsız denetim yapmak isteyen Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ile Yeminli Mali Müşavirlere sınav zorunluluğu getirilmiş bulunmaktadır. Anladığımız kadarıyla oldu bittiye getirilen bu uygulama ile TÜRMOB bindiği dalı kesmektedir. Bağımsız Denetim Merkezi’nin kurulması yıllardır düşündüğümüz ve gerekli olduğuna inandığımız bir konudur. Ancak, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler için yeni bir sınav koşulunun getirilmesi aymazlıktır.

     Bu tebliğ bana 18/Ekim/2001 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Mecburi Meslek Kararlarını hatırlatıyor. Bugün bu mecburi meslek kararlarını hatırlayanımız yok. Yine aynı kişi tarafından benzer bir senaryonun uygulamaya konulduğunu görüyoruz. 1998-2008 döneminde aralıksız olarak on yıl TÜRMOB Yönetim Kurulu üyeliği yaptım. Bu dönem sırasında en fazla rahatsızlık duyduğum konu, birkaç kişinin siyasal istikbali uğruna TÜRMOB’un yönlendirilmeye çalışılması olmuştur. Bu anlayışın mesleğimize verdiği zararlar ortada iken yeniden başladığımız noktaya dönmenin hiçbir anlamı yoktur.

     TÜRMOB Bağımsız Denetim Merkezi’nin gerekliliğine inanıyoruz. Ancak, bağımsız denetim yapabilmek için yeni bir denetim lisansının sınavla verilmek istenmesine şiddetle karşıyız. Bu uygulama, TÜRMOB’un kendisinin vermiş olduğu Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik ruhsatlarını inkar etmektir. 3568 sayılı Meslek Yasamızın 2’nci maddesinde denetim yapmak yetkisi Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlerle Yeminli Mali Müşavirlere verilmiştir. Yani, yeniden bir sınava tabi tutmaya çalışmak meslek yasamıza da aykırıdır. Daha önceki yıllarda Sermaye Piyasası Kurulu tarafından yayınlanan bağımsız denetimle ilgili tebliğin bu hükümlerine karşı dava açan TÜRMOB, ne değişti de aynı hataya kendisi düşüyor. Birilerine mevki ve makam yaratmak amacıyla bu düzenlemeler yapılıyorsa, o zaman, sözün bittiği yerdeyiz demektir. Daha, TÜRMOB Bağımsız Denetim Merkezi kurulmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayınlanmadan, Bağımsız Denetim Merkezi Yönetim Kurulu’nun belirlenmesi meslek ahlak kuralarıyla da bağdaşmamaktadır.

     TÜRMOB Bağımsız Denetim Merkezi, bağımsız denetim yapmak isteyen meslek mensuplarımız için bir çatı örgütü olmalı ve bunların zorunlu eğitim, meslek ahlak kuralları, kayıt ve tescil gibi durumlarıyla ilgilenmelidir. Zorunlu eğitim programları, Bağımsız Denetim Merkezi tarafından düzenlenebileceği gibi, bazı odalarımız tarafından Akademi adı altında kurulan ve belirli koşulları taşıyan  eğitim merkezleri tarafından da düzenlenebilmelidir. Bu hizmetler Üniversitelerimizden de alınabilmelidir. Zorunlu eğitimin süresi ve genel ilkeleri Merkez tarafından belirlenmeli ve belirli dönemlerde yapılacak  bu eğitimi tamamlamayanlar bağımsız denetim faaliyetinde bulunamamalıdır. Sınav koşulu kesinlikle kaldırılmalıdır. Zaten, ilgili kurumlar tarafından bu tebliğin bazı hükümlerinin iptali için dava açılmıştır. İnat edilirse, bu tebliğin sonu da Mecburi Meslek Kararları’na dönecektir. Yasa ile düzenlenmesi gereken konular tebliğ ile düzenlenmeye çalışılırsa iptal edilmeye mahkumdur.

     Bilindiği gibi, yeni Türk Ticaret Yasası’nın 2012 yılından itibaren yürürlüğe konulması TBMM tarafından programlanmıştır. Bu yasa ile, sermaye şirketlerine serbest muhasebeci mali müşavirler ile yeminli mali müşavirlerden oluşacak denetçi zorunluluğu getirilmektedir. Şimdi şöyle bir fikir jimnastiği yapalım: Türk Ticaret Yasası’nın uygulamasından sorumlu Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, yayınladığı bir tebliğle, sermaye şirketlerinde denetçilik yapacak meslek mensuplarımıza sınavla bir denetçi lisansı zorunluluğu getirse, nasıl karşılardık? Elbette, hep birlikte karşı çıkardık. Çünkü, meslek yasamız bu hakkı bizlere direkt olarak vermiştir.