Haberler
ÇAMURA BATAN DEMOKRASİ | Ahmet AKIN | Yeminli Mali Müşavir | Resmi Web Sitesi
ÇAMURA BATAN DEMOKRASİ
Tarih : 23.02.2012 10:36:21 | Okunma Sayısı : 457
Her nedense, devlet düşmanları, şeriat özlemcileri, bölücü gruplar ve işbirlikçileri demokrasiyi ağızlarından düşürmüyorlar. Aklınıza ne gelirse gelsin her şeyi demokrasiye endeksliyorlar. Bu ülkeyi değer yapan değerlere saldırmayı, küfür ve hakaret etmeyi demokrasi diye sunuyorlar. Toplumun demokratik değerlere, hukuka ve adalete karşı olan güvenini sarsıyorlar.

Ahmet AKIN – Yeminli Mali Müşavir

     Demokrasi kavramının ne olduğu ve özgürlüklerin sınırlarının nerede başlayıp nerede biteceği ile ilgili toplumsal uzlaşma sağlanmadan yıllardır bu kavramı tartışıp duruyoruz. Geldiğimiz sonuç: Herkes kendine demokrat.

     Her nedense, devlet düşmanları, şeriat özlemcileri, bölücü gruplar ve işbirlikçileri demokrasiyi ağızlarından düşürmüyorlar. Aklınıza ne gelirse gelsin her şeyi demokrasiye endeksliyorlar. Bu ülkeyi değer yapan değerlere saldırmayı, küfür ve hakaret etmeyi demokrasi diye sunuyorlar. Toplumun demokratik değerlere, hukuka ve adalete karşı olan güvenini sarsıyorlar.

     Çocukluğumuzda oyunbozan arkadaşlarımıza çamur yapma derdik. Daha sonra da herkese bir defa çamur hakkı vererek uzlaşmayı sağlardık. Şimdiki çocuklar böyle yapıyorlar mı bilmiyorum ama, büyükler sürekli oyunbozanlık yapıyorlar. Oyunun adı da “Demokraside Gölge Oyunları”.

     Ağır-aksak, kör-topal yürütmeye çalıştığımız Türkiye modeli demokrasi anlayışımız içinden çıkılamaz bir hal almaya başladığı zaman da, çamura batmış  otomobilin sürekli patinaj yapması gibi debelenip dururuz. Uğraştıkça da daha çok çamura batarız.

     Demokraside Gölge Oyunları’nın yanına şimdi bir de “Anayasa Orta Oyunu”  koydular. Daha önce de çok söyledim ve yazdım. Bir kez daha yazıyorum. Birbirini sevmeyen, birbirine güvenmeyen ve saygı duymayanların birlikte yeni bir Anayasa yapma şansları sıfırdır. Kaldı ki, TBMM’nin önceliği yeni bir Anayasa için boşuna zaman harcamaktan çok, mevcut yasalardaki anti demokratik hükümleri temizlemek olmalıdır. Elbette, çağdaş bir Anayasa hepimizin özlemidir. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin yeni Anayasa’dan iki önemli beklentisi var. Bunlardan birincisi Anayasa’daki laiklik ilkesinin kaldırılması, bir diğeri ise Başkanlık Sistemine geçişin önünün açılması. Barış ve Demokrasi Partisi’nin beklentileri ise, ana dilde eğitim ve kürt kimliğinin anayasa ile güvence altına alınması. Gerisi boş laf.  Yeni Anayasa düzenlenmesi ile ilgili olarak televizyonlarda yapılan açık oturum programlarının izlenme oranlarının yok denecek kadar düşük olması herşeyi açıklıyor.

     Aslında kimsenin demokrasiyle falan bir ilgisi yok. Hedef bellidir. İktidar gücünü ele geçirmek ve iktidarın nimetlerinden faydalanmak. Tarafların, sadece yöntemleri ve yandaşları farklıdır. Bugüne kadarki iktidarlar ne yaptıysa şimdikiler de aynısını yapmaktadırlar. Fakat, bu sefer işin boyutu çok farklı.

     Hedef sadece iktidarın gücünü kullanarak zenginleşmekle kalmıyor. Düzenin devamını garantiye alacak rejimi kurmaya kadar gidiyor. Yazılan senaryo adım adım uygulanıyor. Halkın çoğunluğu da, nasıl olsa adımlarının birinde tökezleyerek düşeceklerdir beklentisi içinde, zeminlerinin kaydığının farkına bile varmıyor. Türkiye’de yaşananları bir film olarak çekseler en iyi senaryo dalında mutlaka birincilik ödülü alır. Bu senaryoda Atlantik ötesinin parmak izleri görülüyor.

      Işıklar söndü, filmin ikinci perdesi başladı. Duyarsız ve miskin bir şekilde seyretmeye devam ediyoruz. 

     Hukuk önünde herkes eşittir palavrası devam ediyor. Yandaş yargı, itibarsızlaştırma ve kıyım makinesi görevini başarıyla yerine getiriyor. MİT Müsteşarı’nın Türkiye Cumhuriyeti Devlet’i için değil de, AKP iktidarı için çalıştığının ortaya çıkması şu sonucu yaratmıştır: “Cin şişeden çıktı”. Haydi hayırlısı.

     Ülkemizde uygulandığı söylenen fakat henüz izine rastlayamadığımız, adına demokrasi denilen yönetim biçimine kavuşabilmek dileğiyle…


Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

    Bu habere henüz yorum yapılmamış.
Tarih : 9.05.2025 16:04:22
GENÇLER NE İSTER?...
Devamı...

Tarih : 2.05.2025 11:42:39
SANAT ve KÜLTÜRÜN EKONOMİDEKİ YERİ...
Devamı...

Tarih : 25.04.2025 16:18:44
TÜRKİYE SİYASAL İSLAM’A DOĞRU HIZLA İLERLİYOR...
Devamı...

Tarih : 18.04.2025 12:31:12
2025’te ÖNE ÇIKAN PAZARLAMA EĞİLİMLERİ...
Devamı...

Tarih : 12.04.2025 16:40:36
ÇİN’İN ZİRVEYE YÜKSELMESİ DÜŞÜNDÜĞÜMÜZDEN DAHA YAKIN OLABİLİR...
Devamı...

Tarih : 4.04.2025 15:45:44
TARIMSAL ÜRETİMDE KALİTE ve VERİMLİLİĞİN ÖNEMİ...
Devamı...

Tarih : 28.03.2025 17:49:59
LOJİSTİK SEKTÖRÜNÜN EKONOMİK KALKINMA ÜZERİNDEKİ ETKİSİ DERİNDİR...
Devamı...

Tarih : 22.03.2025 14:19:08
SİGORTA SEKTÖRÜNDE İLK 5 EĞİLİM...
Devamı...

Tarih : 14.03.2025 15:27:58
ENDÜSTRİ 4.0 DEĞİŞİMİN GÜCÜ OLDU...
Devamı...

Tarih : 7.03.2025 15:45:27
EĞİTİM ÜLKELERİN GELECEĞİNİ BELİRLEYEN EN ÖNEMLİ FAKTÖRDÜR...
Devamı...

Tarih : 28.02.2025 18:15:27
FUTBOL KULÜPLERİNİN ŞİRKETLEŞMESİ...
Devamı...

Tarih : 10.02.2025 10:19:00
SPORUN ÇOCUKLARA FAYDALARI...
Devamı...

Tarih : 1.02.2025 15:30:09
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK RAPORU DÜZENLENMESİ ve GÜVENCE DENETİMİ...
Devamı...

Tarih : 24.01.2025 18:30:27
AKILLI ÇAĞDA YARATICILIĞIN ROLÜ...
Devamı...

Tarih : 17.01.2025 11:30:35
YAPAY ZEKANIN GELİR EŞİTSİZLİĞİ ÜZERİNDEKİ ETKİSİ...
Devamı...

Tarih : 10.01.2025 17:44:29
YAPAY ZEKANIN BENİMSENMESİNE SORUMLU ve ETİK BİR DAVRANIŞLA YAKLAŞMAK ÇOK ÖNEMLİDİR...
Devamı...

Tarih : 6.01.2025 13:15:36
ZARİF ve KAPSAYICI BİR TOPLUM İNŞA ETMEKTE, SANAT ve KÜLTÜRÜN ÖNEMİ ÇOK BÜYÜKTÜR...
Devamı...

Tarih : 28.12.2024 14:42:11
MERSİN’de “SANAYİ ODASI” KURULUYOR...
Devamı...


 
Anasayfa              |               İletişim            |              Giriş Sayfam Yap              |              Sık Kullanılanlara ekle              |              Gizlilik İlkeleri
 
  Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz. ahmetakin.com.tr Copyright 2011-2025 Tüm hakları saklıdır.

URA MEDYA